İçerik Haritası
ToggleSosyal medya on yılı aşkın bir süredir hayatımızda var olan bir olgu. Akıllı telefonların ve iletişim teknolojisinin gelişmesiyle hayatlarımızda daha etkin olmaya da devam ediyor. Kullandığımız uygulamaların devamlı güncellenmesi ile her sene kullanıcılarına birçok yeni özelliği de sunuyor.
Bu kadar etkileşimin ve kullanıcının bulunduğu bir platform haliyle rekabeti de getiriyor ve bu rekabet yıllar geçtikçe de daha çok kızışacak gibi görünüyor. Bu noktada aklımıza hemen şu soru geliyor. Diğer kullanıcılara göre nasıl daha görünür olabilirim? Ya da markamı nasıl diğer rakiplerime göre görünür kılabilirim?
Bunun gerçekleşebilmesi için platformların algoritmalarında aktif olarak var olabilmeniz gerekmektedir. Düzenli olarak özgün içerikler üretmek pek çok kullanıcı ile etkileşime girmek göz önünde olmanın olmazsa olmaz unsurlardandır. Bu sene beğenme, yorum gibi etkileşim türlerinin yanında daha önce de var olan paylaşım ve koleksiyona kaydetme fonksiyonları da sosyal medya algoritmaları için çok büyük önem kazanmıştır. Bu yüzden kullanıcılar daha yaratıcı ve kreatif tanıtım stratejilerine ihtiyaç duymaktadır. Bu tarz stratejiler için dijital pazarlama alanında uzmanlaşmış profesyonellerden danışmanlık hizmeti almanız en iyi yol olacaktır.
Sosyal Medya Trendleri
Canlı Yayın
Story
Birkaç sene önce bazı sosyal medya hesaplarımızda bulunan story özelliği artık Facebook’taki halamıza ve dayımıza kadar ulaşmış durumda. Artık kendisini bütün sosyal platformlarda görebiliyoruz. Pek çoğumuz işten eve döndüğümüzde sol taraftaki storyden başlayarak uçsuz bucaksız story denizine düşüyoruz. Timeline’da kalabalık yapmadan hakkımızdaki pek çok haberi story bölümünden takipçilerimizle paylaşabiliyoruz.
Ancak Instagram’daki durum diğer sosyal mecralara göre biraz farklı. Evet, şu ‘hangi Harry Potter karakterisin?’, ‘Ruh eşin şu an ne yapıyor?’ sorularını yanıtladığımız filtreler… Artırılmış gerçeklikten bahsediyorum. Artırılmış gerçeklik, gerçek dünyadaki çevrenin fiziksel olarak var olan materyallerin, bilgisayar tarafından üretilen GPS verileri, ses ya da görüntü ile yeni bir görünüme kazandırılmasıdır. Artırılmış gerçeklik (AR) teknolojisi üzerine pek çok profesyonel çalışma yapılırken instagram kullanıcılarına bu teknolojiyi sundu. Çok profesyonel sonuçlar olmamasına rağmen bu özellik instagram kullanıcısında büyük bi karşılık buldu. Önümüzdeki yılda bu trendin süreceği ve izlediğimiz storylerin pek çoğu bu filtrelerle kaydedilecek gibi görünüyor.
Videoların Gücü Adına!
Markalar Sosyal Medyanın Gücünden Nasıl Yaralanabilir?
Gerek kullanıcı kitlesi gerek internette olan etkisiyle bu kadar hızlı büyüyen platformlar markaların da dikkatini çekiyor. Doğal olarak markalar sanal ortamda var olmak ve satış hacminin bir kısmını internet ortamına aktarma çabasındalar. İçinde bulunduğumuz pandemi süreci bir anlamda markaların işini kolaylaştırdı diyebiliriz. Her yerin kapanması evde geçirdiğimiz sürelerin artması ile insanlar ihtiyaçlarını online olarak karşılamayı alışkanlık haline getirdi. Bunu tahmin eden ve adımlarını bu duruma göre atan platformlar ise kullanıcılarına alışveriş özellikleri sunmaya başladı. Bir süredir çağrı merkezlerinde kullanılan robot müşteri hizmetlerinden ilham alarak kendi uygulamalarına Chat Bot özelliğini dahil ettiler. Böylelikle markalar sosyal platformlardaki potansiyel müşterilerine daha hızlı cevap verebilme olanağını bulmuş oldu.
Markalar zaten içerisinde bulundukları sektörlerde yıllardan beri rakipleri ile rekabet içerisinde… Şimdi ise bulundukları sektörün internetteki pasta payından daha fazla yararlanabilmek için farklı stratejiler geliştirmek zorundalar. Dolayısıyla sosyal medyada sıradan tanıtımlar yerine farklı yollar arıyorlar. 2020 yılı içerisinde bazı markalar “kişiselleştirilmiş pazarlama” denilen bir strateji ile birlikte kullanıcı deneyimlerini paylaşmaya başladı. Böylelikle markanın deneyimlenmesine potansiyel müşteri olan bizler bizzat şahit oluyor ve markanın kendi sayfasında bizim gibi birini paylaşmış olması markayı içselleştirmemize ve ona karşı sempati duymamızı sağlıyor. Influencer denilen popüler kişilerde markaların tanıtımında geçtiğimiz yıllara göre daha önemli konumdalar. Kişiselleştirilmiş pazarlamanın bir alt kolu olarak kendi kitlesi olan birinin, kullanıcı deneyimlerini paylaşması ve takipçilerine yaptığı önerilerle markanın bilinirliğini ve ürüne sahip olma isteğini artırıyor.
Son yıllarda sosyal medyada aktif olan markalar durağan ve kurumsallıktan çok canlı bir kimlik yaratma eğilimindeler. Bu durumu şöyle örnekleyebiliriz. Geçen sene bütün dünya ülkelerinin en başta corona virüsü olmak üzere, başından pek çok üzücü ya da ilginç olaylar geçti. Yaşananların arasında benim dikkatimi çekenler toplumsal olaylar ve bu olaylara markaların verdiği tepkiler oldu. Daha önceki yıllarda markalar bu gibi durumlarda tarafsız kalmayı seçerdi. Sadece özel günlerde büyük bütçelerle hazırlanmış reklamlarını görebiliyorduk. Ancak geçen sene yaşanan “ Black Lives Matter ” gibi toplumsal büyük olaylara karşı bazı markalar cansız olmaktan çok bir birey gibi davranmayı seçti. Müşteri hedef kitlesini daraltmak pahasına destek kampanyası açıklayan bazı markalar bu cesareti gösterebildi. Bunun nedeni tabi ki yeni bir reklam stratejisinin içinde olabilmekti. Sonuç olarak bu strateji onlar için hali hazırda pek çok insanın üzerine konuştuğu bir konu hakkında doğru paylaşımı yaparak belki de reklam bütçeleri ile alacağı etkileşimi alabilme yoluydu.
Kısaca özetlemek gerekirse sosyal medya etkileşimleri uzun süredir gerek iş hayatımız gerekse günlük yaşantılarımızda çoğu kişi için odak noktasına konumlandırılmış durumda. Bunun sonucunda oluşan büyük hareket üstüne eklenen bazı özellikler ile son hızda büyümeye ve aktif kullanıcılarını artırmaya devam ediyor.